sessizlik...

Zamanında çalıştığım müzik ve video şirketlerinin ses kayıt ve dublaj işleri için kullandığı stüdyoları vardı. İşim gereği olmasa da meraktan birkaç kez bu stüdyolara girmişliğim vardır. Girenler bilir, buradaki alet edevatın kalitesi kadar ses yalıtımı da çok önemlidir.

Fakat; bu ses yalıtımı o zamanlar stüdyoya dışarıdan bir ses girmesinden çok çevredekiler (özellikle aynı binada bulunanlar) rahatsız olmasın diye gerekli bir şeydi :) şimdi ise şehir öylesine gürültülü ve o kadar çok rahatsız edici ses var ki stüdyoların ses yalıtımı bu sesler içeri girip kayıtları bozmasın diye eskisinden de önemli...

İleride "sessizlik" o kadar zorunlu ve doğal bir ihtiyaç olacak ki bütün ev ve iş yerleri gereksiz ses ve gürültüye karşı bu tarz stüdyo tipi yalıtımlı şekilde olacak.

Şişli'nin merkezinde şu anda bile buna o kadar ihtiyaç duyuyoruz ki eğer böyle bir yer olsa ve sessizliği "saat başı şu kadar" diye parayla temin eden bir yer olsa, parası neyse verip bir saat oturup kafamı dinleyeceğim.

Olmaz olmaz demeyin, biz çocukken "Çeşmeden akan suyu içemeyeceksiniz, içme suyu ayrıca satılacak" dediklerinde biz de "Olur mu hiç öyle şey!" diyorduk.